Bütün hayatı mücadele içinde geçen ATATÜRK’ün 1937 yılının
sonlarına doğru sağlığı bozulmaya başlamıştı. Buna rağmen o dönemde yoğun bir
biçimde bitmeyen bir heyecanla Hatay'ın ana vatana dahil olması için çalıştı.
Kendisinde mevcut karaciğer kifayetsizliği Ocak 1938'de daha da belirginleşti.
Büyük Önder son günlerini İstanbul’da sürekli doktorların gözetiminde geçirdi.
10 Kasım 1938 Perşembe günü saat dokuzu beş geçe Dolmabahçe Sarayı'nda hayata
gözlerini kapadı. Ölümü bütün dünyada derin akisler yaptı ve büyük üzüntü
yarattı.
ATATÜRK’ün vefatı, müdavim tabipleri Prof. Neşet Ömer İrdelp,
Prof. Mim Kemal Öke ve Dr. Nihad Reşat beyler ile müşavir tabipler Prof. Akil
Muhtar Özden, Prof. Hayrullah Diker, Prof. Süreyya H. Serter, Dr. Kamil Berk ve
Dr. Abravaya Marmaralı tarafından yazılan şu raporla tespit edildi:
“Reisicumhur
ATATÜRK’ün umumî hâllerindeki vehamet dün gece saat 24’te neşir
edilen tebliğden sonra her an artarak bugün, 10 İkinciteşrin 1938 Perşembe
sabahı saat dokuzu beş geçe büyük şefimiz derin koma içinde terki hayat
etmişlerdir. 10 İkinciteşrin 1938.”
ATATÜRK'ün naaşı, Dolmabahçe Sarayı salonunda özel bir katafalka
yerleştirildi. Türk bayrağına sarılı ve başında silâh arkadaşlarının nöbet
tuttuğu mukaddes tabut, üç gün müddetle milletin ziyaretine bırakıldı.
Cenazenin Ankara'ya nakil işlemi 19 Kasım Cumartesi günü
yapılacaktı. Nakil hazırlıkları bugüne kadar sürdürüldü. ATATÜRK’ün naaşı
Dolmabahçe’den çıkarılmadan hemen önce, Ord. Prof. Şerefettin Yaltkaya
tarafından cenaze namazı kıldırıldı. Kortej, Galata Köprüsü’nü geçecek, tabut
Sarayburnu rıhtımına yanaşmış Zafer torpidosuna, oradan Yavuz zırhlısına
çıkarılacaktı. Daha sabahın ilk ışıklarından itibaren çok sayıda vatandaş
güzergâhı doldurmuş bulunuyordu. ATATÜRK’ün naaşı, 20 Kasım'da Ankara'ya
getirildi.
Cenazeyi Ankara garında başta Cumhurbaşkanı İsmet İnönü, Meclis
Reisi Abdülhalik Renda, Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak, bakanlar,
milletvekilleri, komutanlar olmak üzere protokolde bulunan bütün zevat
karşılamıştır. Başbakan Celal Bayar, beyaz trende, tabutun arkasındaki vagonda
ATATÜRK’ün Genel Sekreteri Hasan Rıza Soyak ve bazı eski arkadaşları ile beraber
İstanbul’dan gelenler arasında idi.
Türk bayrağına sarılı tabut, istasyondan Türkiye Büyük Millet
Meclisi önünde hazırlanan katafalka konulur. Halkın ziyareti başlar. Burada
komutanlar ve silâh arkadaşları tarafından tutulan saygı nöbeti, 20 Kasım 1938
Pazar günü saat 10.30’da başlamış, 21 Kasım 1938 Pazartesi törenin başlayacağı
09.00 saatine kadar devam etmiştir. Her rütbeden 6 subayın yer aldığı 45 “nöbet
postası” ile bu saygı nöbeti gerçekleştirilmiştir.
21 Kasım'da büyük törenle Etnografya Müzesi'ndeki geçici kabrine
kondu. Cenaze törenine bütün dünya devletleri özel temsilciler gönderdi.
Çanakkale'de ve diğer muharebelerde ona karşı savaşmış yabancı generaller
törende bilhassa dikkati çekiyordu. ATATÜRK’ün naaşı, 10 Kasım 1953 tarihinde
yapılan büyük bir devlet töreni ile Etnografya Müzesi’ndeki muvakkat (geçici)
kabirden alınarak; Anıtkabir’deki ebedî istirahatgâhına tevdi edildi.
Anıtkabir’e nakil törenine Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Başbakan
Adnan Menderes, İsmet İnönü, TBMM Başkanı Şükrü Saraçoğlu ve ATATÜRK’ün kız
kardeşi Makbule Atadan hanımefendi başta olmak üzere; bütün mülkî ve askerî
erkân ile kalabalık bir halk topluluğu katıldı. Kortej, Opera, Ulus, TBMM, Gar,
Tandoğan meydanı güzergâhını takiben Anıtkabir’e ulaştı. Burada yapılan törende
Cumhurbaşkanı Celal Bayar çok duygulu bir konuşma yaptı. Töreni milyonlarca
insan radyodan yapılan naklen yayından dinledi. ATATÜRK’ün naaşı, şeref holünde
tek parça mermerden yapılan mozolenin tam altında yer alan sekizgen odanın
içinde hazırlanan mezarda, İslâmî kaidelere uygun olarak, dualarla “vatan
toprağı”na defnedildi. O zaman altmış yedi olan bütün vilâyetler ile Kıbrıs’tan
getirilen ve harmanlanan vatan toprağı büyük ATA’sını kucakladı. Bugün bu
vilâyet toprakları ile sonradan vilâyet olan yerlerden getirilen toprakların
numuneleri birer vazo içerisinde, ATATÜRK’ün mezarının etrafını
süslemektedir.
KAYNAKLARKOCATÜRK, Utkan; Doğumundan Ölümüne
Kadar Kaynakçalı ATATÜRK Günlüğü, ATATÜRK Araştırma Merkezi, Ankara,
2007.
LEVENTOĞLU, Mazhar; ATATÜRK’ün Vasiyeti, Bahar Matbaası, İstanbul,
1968.
SOYAK, Hasan Rıza; ATATÜRK’ten Hatıralar II, İstanbul,
1973.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder